Gündem

KKTC’de kader seçimi

KKTC’de kader seçimi

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Kıbrıs’taki çözüm sürecinin yönünü ve Ankara ile Lefkoşa arasındaki ilişkilerin geleceğini belirleyecek önemli bir dönemeç olarak görülüyor.

Yaklaşık 218 bin kayıtlı seçmen, beş yıllığına görev yapacak yeni Cumhurbaşkanını seçmek üzere sandık başına gidecek. 

Sekiz adayın yarıştığı seçimde gözler, şimdiki Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) lideri Tufan Erhürman arasında geçmesi beklenen yarışa çevrilmiş durumda. Ankara’nın desteği, iki devletli çözüm ısrarı

2020’den bu yana görevde bulunan Tatar, merkez sağdaki Ulusal Birlik Partisi (UBP) ile koalisyon ortakları Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisinin (YDP) desteğini alıyor. 

Ankara da, 2020 seçimlerinde olduğu gibi bu kez de Tatar’ın kampanyasına açık destek veriyor.

Son haftalarda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, eski Başbakan Binali Yıldırım, eski bakanlar Süleyman Soylu ve Hulusi Akar gibi üst düzey AKP ve MHP’li isimler Lefkoşa’ya giderek Tatar’a destek mesajı verdi.

Tatar, Kıbrıs’ta onlarca yıldır sürdürülen federasyon müzakerelerinin “artık tükendiğini” savunarak, egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm çağrısını yineliyor. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, geçen ay, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Ada’da iki ayrı halk ve iki ayrı devlet bulunduğunu” belirterek, bu yaklaşımı açıkça ve kesin biçimde desteklemişti. Erhürman federasyon seçeneğini savunuyor

CTP’nin adayı Tufan Erhürman ise iki devletli formülün gerçekçi olmadığını ve KKTC’yi daha fazla izolasyona sürükleyeceğini öne sürüyor. 

CTP lideri, Kıbrıs sorununun çözümü için federasyon temelinde müzakerelere dönüş çağrısı yapıyor.

Erhürman, seçilmesi hâlinde hem uluslararası toplumla diyalogun yeniden canlandırılacağını hem de Ankara ile ilişkilerde daha “dengeli ve saygılı” bir çerçeve oluşturulacağını söylüyor. 

Onu destekleyen isimler arasında Toplumsal Adalet ve Mücadele Partisi (TAM) kurucusu Serdar Denktaş ile Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı da bulunuyor. Ekonomik sıkıntılar ve seçmenin yorgunluğu

Seçim kampanyası, Kıbrıs sorunu kadar ekonomik kriz ve kamu hizmetlerindeki yetersizlik tartışmalarıyla da şekillendi. 

Yüksek enflasyon, sağlık ve eğitimdeki aksaklıklar seçmenin öncelikli gündeminde yer alıyor.

Muhalefet partileri, toplumda “çözümsüzlükten doğan bir yorgunluk ve umutsuzluk” olduğunu savunuyor.

Seçime günler kala KKTC Cumhuriyet Meclisi, “iki devletli çözüme bağlılık” kararı alarak, Tatar’ın elini güçlendiren bir adım attı. Muhalefet oturumu boykot ederken, Başbakan Ünal Üstel, kararın “Türkiye ile uyumlu bir diplomatik çizgiyi” teyit ettiğini söyledi. Kamuoyu yoklamalarında başa baş tablo

Seçim öncesinde açıklanan kamuoyu yoklamaları ise farklı sonuçlar veriyor.

GENAR araştırması, Tatar’a desteğin yüzde 41, Erhürman’a desteğin yüzde 40 seviyesinde olduğunu belirtirken, CMIRS tarafından yapılan anket, Erhürman’ı yüzde 50,4 ile önde gösteriyor.

Aynı araştırma, olası bir Parlamento seçiminde CTP’nin yüzde 42,2, iktidardaki UBP’nin ise yüzde 34,2 oy almasını öngörüyor.

Cumhurbaşkanlığı makamı, esas olarak, Kıbrıs müzakerelerinde KKTC’yi temsil etme görevini taşıyor. 

Bu nedenle, Tatar veya Erhürman arasında yapılacak tercih, Kıbrıs sorununa çözüm arayışının geleceğini de belirleyecek nitelikte görülüyor.

KKTC, 1983’te bağımsızlığını ilan etti, ancak uluslararası planda Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmıyor. Türkiye, anlaşmalar uyarınca, garantör ülke sıfatıyla adada yaklaşık 35 bin asker bulunduruyor.

Seçimlerin ilk turunda hiçbir aday yüzde 50’nin üzerinde oy alamazsa, en yüksek oyu alan iki isim bir hafta sonra yapılacak ikinci turda yeniden yarışacak.

İkinci turda en yüksek oyu alan aday Cumhurbaşkanı ilan edilecek.





YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL