Prof. Dr. Nazım Korkut, gırtlak kanserinin en yaygın görülen erken belirtisinin ses kısıklığı olduğuna işaret ederek, “Bu nedenle 15 günden fazla ses kısıklığında zaman kaybetmeden bir kulak burun ve boğaz hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.” dedi.
Ülkemizde her 100 bin kişiden ortalama 5’inde görülen gırtlak kanseri, gırtlağın iç yüzeyini döşeyen hücrelerin kontrolsüzce çoğalarak tümör halini alması sonucu oluşuyor. Sigara ve alkol kullanımının en önemli risk faktörü olduğu gırtlak kanseri genellikle 40 yaş ve üzerinde görülse de nadiren 30 yaş altındaki de kişilerde de oluşabiliyor. Tüm kanser türlerinde olduğu gibi gırtlak kanserinde de erken tanı büyük önem taşıyor. Zira, erken teşhis edilen hastaların gırtlak kanserinden tümüyle kurtulma şansları çok yüksek oluyor. Üstelik hastalık yayılmadığı için organın sadece küçük bir kısmının çıkartılması yeterli geliyor ve bu sayede hastanın ‘sesi’ de korunabiliyor. Belirtiler Nedir? 15 günden fazla süren ses kısıklığı Ses kısıklığı olmadan gelişen boğaz ağrısı Boğaz ağrısına eşlik eden kulak ağrısı Boğazda takılma hissi Boyun bölgesinde oluşan şişlik Nefes darlığı, yutma güçlüğü, öksürük ve kanlı balgam Sigara riski 20 kat artırıyor!
Sigara ve diğer tütün ürünleri gırtlak kanserinin nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Öyle ki sigara tüketimi gırtlak kanseri riskini neredeyse 20 kat artırıyor. “Buradaki en önemli nokta, günlük tüketilen sigara miktarı ve kullanım süresidir. Özellikle günde 3 paket üzeri tüketimde gırtlak kanseri riski çok artıyor” uyarısında bulunan Korkut, diğer risk faktörlerini şöyle sıralıyor: “Alkol kullanımı da gırtlak kanserinin önemli bir risk faktörüdür. Sigara ve tütün ürünleriyle birlikte tüketilmesi riski çok daha fazla artırıyor. Bunların yanı sıra petro-kimya, boya sanayi, ağaç işleri ve mobilya sanayi gibi bazı meslek gruplarında gırtlak kanseri görülme sıklığı toplumun diğer kesimlerine göre daha fazla oluyor. Bu nedenle riskli meslek gruplarında ortamın havalandırılması ve koruyucu maske gibi önlemler yaşamsal öneme sahip. Yine son yıllarda gastroözofageal reflü hastalarında da gırtlak kanseri görülme sıklığı artıyor. Bir başka risk faktörü ise HPV, yani insan papilloma virüsüdür. Dolayısıyla kansere zemin hazırlayan reflü ve HPV gibi sağlık sorunlarının da mutlaka tedavi edilmeleri gerekiyor” dedi.
Lazer yöntemiyle ‘kesiksiz’ tedavi!
Gırtlak kanseri tedavisi mümkün olan bir hastalık. Öyle ki erken evrede yakalandığında hastalarda tam şifa sağlanabiliyor. Korkut, tedavide ameliyat, radyoterapi ve daha az oranda kemoterapi olmak üzere üç seçeneğin olduğunu belirterek, “Günümüzde erken evre cerrahi tedavide, lazer yöntemiyle, geçici bile olsa boğazda herhangi bir delik (trakeostomi) açılmadan, hastalıklı bölge ağız içinden çalışılarak tümüyle çıkartılabiliyor. Bu günübirlik veya hastanede bir gece kalmanın yeterli olduğu modern bir yöntemdir. Aynı işlem klasik açık teknikle de yapılabiliyor. Bu durumda solunum yolunun emniyeti için hastanın boğazına birkaç günlüğüne delik açılıyor” diyor.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)