Büyük mütefekkir Ziya Gökalp “Kadın yükselmezse alçalır vatan, Samimi olmaz onsuz bir irfan.” diyor. Bu güzel ve anlamlı söz tarihimizin her döneminde karşılık bulmuş olmasının haklı gururunu yaşıyoruz.
Kadın Çalışanlarının Sorunları Çözülmeli! Fakat pozitif ayrımcılığın metinlerde kaldığı, taciz, şiddet ve cinayet gibi asla kabul edilemeyecek saldırıların rutinleştiği bir dönem yaşıyoruz. Toplumsal hayatta kadınlarımız ağır sorunlarla karşılaşıyor; aynı şekilde çalışma hayatında da ağır sorunlarla yüz yüze kalıyorlar. Daha geçtiğimiz haftalarda hamile bir hemşire arkadaşımız görev yaptığı esnada karnı tekmelenerek şiddete uğradı, Bir kadın doktorumuz boğulmaya çalışıldı. İşte, evde, sokakta kısacası hayatın olduğu her alanda kadınların şiddete uğraması, üzerinde düşünülmekten ziyade acil çözüm üretilmesi gereken bir meseledir. Bu meseleyi ötelemek Türk milletinin sosyolojisinde ağır tahribatlara neden olmaktadır. En sert tedbirler uygulanarak önlem alınmalıdır. Çünkü Türkiye’nin geleceğinin bağlı olduğu sosyal meselelerden birisi budur. Bir diğer çözüme kavuşturulması gereken sorun ise çalışma hayatındaki olumsuzluklardır. Kadınların % 76’sı işyerinde cinsiyeti nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığını düşünmekteyken, %67’si ise cinsiyetinden dolayı kendini dezavantajlı hissetmektedir. Sağlık sektöründe görev yapan kadın sayısı daha fazla olduğu halde, yönetici olarak görevlendirmelerde kadınlar parmakla gösterilecek kadar azdır. Aşırı iş yükü, sonu gelmeyen nöbetler aile ve sosyal hayatlarını olumsuz etkilemektedir. Sözleşmeli kadro gibi ucube istihdam modelleri aileleri ayırmaktadır. Çalışan annenin en önemli sorunlarından olan ve zaman zaman trajedilere yol açan kreş eksikliğine kamu çare üretmelidir. Süt ve gebelik izni süresi arttırılmalıdır. Pandemi döneminde özellikle sağlık çalışanı annelerin çocuklarının bakımı ile karşılaştıkları güçlükler, aile hayatlarına salgının olumsuz yansıması gibi durumlar da düşünüldüğünde kadınlarımızın çalışma hayatlarının aile ve sosyal hayatlarında karşılaştıkları sorunların çözümüne yönelik düzenlemeler yapılmalıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Türk kadını omuzlar üstünde göklere yükselmeye layıktır.” Türk Sağlık-Sen olarak özellikle ifade etmeliyiz ki, kadın sağlık çalışanlarımızın her zaman yanlarında ve onların destekçisiyiz. Kadın kurultayları, araştırmalar ve anketler yaparak sorunları tespit ediyor ve çözüm öneriyor, üretiyoruz. Kadın komisyonlarımız aktif olarak illerimizde çalışıyor. Biz diyoruz ki kadın çalışanlarımız sizler; sorunların çözümü için sendikal mücadelede aktif olarak yer almalısınız. Hizmet kolumuzda görev yapan tüm kadın çalışma arkadaşlarımızı birlikte mücadeleye ve haklarımızı beraber kazanmaya çağırıyoruz. Sorunların çözülmesi, kadın çalışanlarımızın taleplerinin karşılanması temennisi ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarız..
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)